+90 532 788 1817 Menü

Mezoterapi Uygulamaları


Dr. Pistor 1958 yılında “Uygulama yapılan dokuların kökeninin mezoderm kaynaklı olması sebebiyle Mezoterapi terimini ilk olarak kullanmıştır. Mezoterapiyi ana başlıklar olarak yüz, boyun, dekolte bölgesi, el ve ayak gençleştirme işlemleri ayrıca saçlı deriye ve bölgesel incelme yani lipolize yönelik olarak kullanmaktayız.

Yüzümüzdeki deri kalınlığı bölgesel olarak farklılık göstermektedir. Örneğin göz kapağı derisinin kalınlığına 1 katsayısı verdiğimizde çene ve burun ucu ile birlikte yanaktaki derinin buradan yaklaşık 3-4 kat daha kalın olduğunu bilmemiz gerekir. Mezoterapi sırasında minik iğne uçları ile derideki bu kalınlıklara saygılı davranarak farmakolojik moleküller enjekte edilmektedir. Mezoterapide kullanılan kokteyl formundaki karışımlarda bulunan moleküllerin farmakolojik özellikleri, birbirleriyle olan etkileşimleri ve yan etki potansiyelleri uygulamayı yapan hekim tarafından iyi bilinmelidir.

Mezoterapinin etkilerinden bazılarını sayacak olursak; kolajen ve elastin yapımını arttırarak cildin dermis tabakasını uyarıp yoğunluğunu arttırmak, sıkılaşmasını ve gerginliğini arttırıp kırışıklıkların ve açık gözeneklerin azalmasını sağlamak, yağları eritici (lipolitik) etki ile bölgesel olarak zayıflama sağlamak, hücre metabolizmasını hızlandırarak yaşlanmayı geciktirmek şeklinde özetleyebiliriz. Mezoterapinin uygulanması ile ilgili çeşitli teknikler kullanılır. Ancak böbrek ve karaciğer rahatsızlığı olanlarda, aktif akne ve deri enfeksiyonu olanlarda, gebelik ve emzirme dönemlerinde, cilt kanseri ve AIDS gibi hastalıkları olan kişilerde kullanılmamalıdır.

Mezoterapiye ne kadar devam edeceğim ?

Mezoterapi aslında cildimizin fotoyaşlanma ve genetik yaşlanmamıza dur diyebilecek ve düzenli olarak yapılan uygulamalarla yaşıtlarımıza göre ileriki yaşlarımızda farkı görebileceğimiz bir koruyucu tedavi şeklidir. Seanslar şeklinde uygulanır. Seansların aralığı 3-4 hafta olabilir. En az 3-4 seanslık bir aktif dönem sonrasında 6-9 aylık aralıklarla hatırlatma seansları şeklinde uygulanabilir. Ömür boyu düzenli olarak cildimizin ihtiyacı olan bu farmakolojik moleküllerin uygulanmasını önermekteyiz.

Yüze uygulanan Mezoterapi sonrasında nasıl bir etki gözlenir ?

Mezoterapi cildimizin ihtiyacı olan hyaluronik asit, vitamin, koenzim, mineral gibi farmakolojik moleküllerin uygulanması sonucu cildimizin parlak, canlı, doğal ve ışıltılı görünüm kazanmasını sağlar. Yüz ve boyun bölgesine çok çeşitli mezoterapi ürünü uygulanmaktadır.

Mezoterapi uygulaması sonrasında gelişebilecek durumlar nelerdir ?

Mezoterapi uygulaması sonrasında, kızarıklık, minik kanama noktaları, morluk, enfeksiyon, allerjik reaksiyonlar, yanma ve kaşıntı gibi durumlar meydana gelebilir. Ancak bu durumlar 6-12 saat içinde çoğunlukla kendiliğinden düzelir. Morarma ve şişliği minimumda tutmak isteyenler için ilk gün aralıklı olarak buz uygulanması ve sonraki sabaha kadar yorucu fiziksel aktivitelerden kaçınmaları önerilir. Enjeksiyondan en az 3 gün öncesinden; ginko alkaloidleri, kan sulandırıcı ilaçlar, yüksek doz E vitamini, yeşil çay, aspirin ve non-steroid anti inflamatuar (romatizmal) ilaçlar kullanılmamalıdır. 

Mezoterapi uygulaması sonrasında nelere dikkat etmemiz gerekir?

Bu uygulamalar sonrasında normal aktivitelerinize hemen dönebilirsiniz ancak birkaç gün boyunca aşağıdaki önlemlere uymanız önerilir. Uygulama alanına temas edilmemesi, güneş banyosu, solaryum gibi yoğun güneşe maruz kalınmaması, hamam ve sauna gibi yüksek ısıya 24 saat süreyle maruz kalınmaması, retinoik asit içeren kremler kullanılmaması, alkol alınmaması ve işlem yapılan gün su ile temas edilmemesini söyleyebiliriz.